"Allah kabul etmeyeceği duayı kuluna ettirmez" şeklinde kesin bir ayet bulunmamaktadır. Ancak bu ifade, İslam inancında yaygın olarak kabul gören ve dua etmenin önemi ile Allah'ın rahmeti arasındaki ilişkiyi vurgulayan bir anlayışı yansıtır. Bu anlayışa göre:
Dua, Allah ile kul arasında bir iletişimdir ve kulun acziyetini, Allah'ın ise kudretini kabul etmesidir. Dua etmek, ibadetin özüdür.
Eğer bir kul, sürekli olarak dua etme isteği duyuyorsa, bu durum Allah'ın o kuluna bir lütfu olarak değerlendirilir. Yani, Allah o kulundan razı olduğu ve ona yakın olmak istediği için dua etmesine izin verir.
Bu ifade, her duanın kabul olacağı anlamına gelmez. Duanın kabul olması için belirli şartlar ve adaba uygun olması, kulun samimiyeti ve Allah'ın hikmeti gibi faktörler rol oynar. Hikmet
Kabul olmayan dualar da aslında birer hayır olabilir. Allah, kulunun istediği şeyi vermeyerek onu daha büyük bir musibetten koruyabilir veya ahirette daha büyük bir mükafat verebilir.
Bu düşünce, mümini sürekli olarak dua etmeye teşvik eder ve Allah'a olan tevekkülünü artırır. Tevekkül
Özetle, "Allah kabul etmeyeceği duayı kuluna ettirmez" şeklindeki ifade, Kur'an'da doğrudan bir ayet olmasa da, İslam düşüncesinde duanın önemi, Allah'ın rahmeti ve kulun tevekkülü arasındaki ilişkiyi anlamak için önemli bir prensip olarak kabul edilir.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page